Yazar Rumuzu: veronika0000

 Eser Sıra Numarası: 26022023eser03


                                                    Gerçeklerimle Çelişen Fikirlerim

 

 Her gece başımı yastığa koyarken fikirlerimi düşünürdüm. Bazen ne olmak istediğimi, seneye bu zamanlar nerede olmak istediğimi. Bazen de hayatın akışında gündemimde olan konularla ilgili. Son zamanlarda da zihnimde konu itibariyle bu soru dolaşıyordu. Gerçekte önemli olan hangisiydi ki? Fikirler, hayaller mi yoksa keskin gerçekler mi? Gelgelelim zihnim hiç susmaz. İki zıt düşünce, haklı olma çabasıyla birbirlerine saldırırlar. Bunlar zihnimin içinde kavga eden bir meclis gibi. Adeta savaşan iki grup var bu mecliste.

Bunlardan birisi optimist fikirleri savunan. Bu yanım her zaman ait olduğum yerde, fikirlerim, inançlarım uğruna mücadele etmem gerektiğini savundu. Bir gün bu toplumla ve yaşadığım hayatla barışacağımı, mutlu olacağımı, sevgimin; bu topraklarda nefretle açılan yaraları sarmaya yetecek kadar güçlü olduğunu söyledi.  Bana ‘’Uğruna inandığın bir fikir, insana istediği yahut istemediği her şeyi yaptırır. Sen sevgiyle üstesinden gelebileceğine inandın. Hayatın renklerini karıştırdın ve kocaman bir düş çizdin.  Gerçeklerin, acıların, yaşananların fikirlerine kafes olmasına izin verme.’’ Dedi.

Hayır dedi pesimist yanım. -ki genelde hep bunu dinlerim- Kaç, kendini kurtar. Sen nesin, kimsin, ne kadarsın ki bir şeyleri değiştirebileceğine inanıyorsun? Sadece bir hayatın var. Kaç kurtar kendini ve doya doya yaşa. Gez eğlen gerçeklikten de çığlık çığlığa attığın fikirlerini fısıltı sanan bu insanlardan da uzaklaş. Bu dünyadan uzaklaş ve yepyeni, daha güzel dünyalara git. Kim ki bu insanlar? Bu toplum? Ne ki uğruna harcayacağın bir hayat? Sahiden bir fikrinin bunca güçlü, yıkıcı gerçeği değiştirebileceğine mi inanıyorsun?

Bu kavga, isimleri gibi iyinin ve kötünün kavgası değildi. Bu kavga, hayatta kalmamızın temel mekanizması olan kaç ya da savaş kavgasıydı. Aldığımız her karar yaptığımız her eylem bu kavganın bir sonucudur.

 Kaç ya da savaş. Sen hangisisin dedim kendime. Çok düşündüm, gerçekliğim mi ağır basar fikirlerim mi, diye.

Bir kazanan yoktu. Çünkü hiçbir savaşta bir kazanan yok. Daha az kaybeden var sadece.  Bunun ötesinde de ben, her zaman kararsız bir insan oldum. Çoğu zaman bipolar... Anımla yarınım uyuşmadı hiçbir zaman. Geçmişim ile geleceğim, fikirlerim ile gerçekliğim kadar zıttı.  Daha az kaybeden ise, savaşmak istemediğim gerçeğiydi. Kaçmak, kurtulmak gitmek daha pratikti. Ben neydim? kimdim ki? Hangi fikrimi kime anlatsam anlardı ki?. Gerçek bir beton kadar sert, bir enkaz kadar dardı. Gerçek suratıma bir gecede gün doğumunda yüzüme öyle bir çarptı ki içimdeki sesler sustu. Hepsi sustu. Savaş bitmişti. Bir bendim bir kendim artık.

  Düşünecek zaman yok, yer yok, akıl sağlığım meçhul. Gerçekler tüm fikirlerimi bir enkazın altında bıraktı. Hepsi öldü. Artık elimde sadece gerçeklerim var. Yarınım yok, geçmişim çok bulanık. Ve ne biliyor musun? Bir gerçek senin tüm fikirlerini yerle bir edecek kadar sarsıcı güce sahip. Ama bir fikir senin hiçbir gerçeğini inşa edemiyor. İstediğin kadar düşün, plan yap yarını kur, seneyi kur, gireceğin sınavı düşün, alacağın arabayı düşün, çıkacağın tatil için gün say. Tek bir gerçek, bir saniyede ufacık bir anda senin tüm yarınlarını götürür, tüm fikirlerini yığınların arasında kaybettirir.

 

Bir fikri gerçeğe dökemedikten sonra hiçtir. Sanıyorum ki hepimiz düşündüklerimiz kadar olsaydık insanlar ölümsüz, dünya daha çekilir bir yer olurdu. Ne var ki gerçek devreye giriyor. Sen, ben, diğeri hepimiz eylemlerimiz kadarız.  Bizim sorunumuzsa eylemlerimizi fikirsizce, akılsızca, sorgusuzca gerçekleştirmemiz.

 Şimdi hangisi kazandı bu kavgayı?

Fikrim yok. Gerçeğimse elimdeki koca bir şuandan ibaret. Artık daha da pesimistim. Ama kavgamda ağır basan optimist oldu. Savaşmayı seçtim. Çünkü savaşmazsam fikirlerim gerçeğe dönüşmeyecek. Ben gerçeklerin tuğlalarıyla fikirlerin inşa edilmesinin önemli olduğunu anladım. Bu çıkarımımı yazıyorum ki bir gerçekliğe bürünsün. Bir sayfa kadar mürekkep kadar gerçek olsun.  İnandığım, düşündüğüm, benimsediğim ne varsa fikirlerimden, gerçekleşmesi için buradayım. Hiçbir yere gitmiyorum.

 Fikirleri manipüle edebilirsin ama gerçekleri edemezsin. Fikirleri değiştirmek zordur ama gerçekleri değiştirebilirsin. Fikirleri kontrol edemezsin ama gerçekleri edebilirsin. Fikirler binlercedir ama gerçek tektir ve mutlaktır. Buraya umut kokan cümleler yazmayı düşünmüştüm. Fikirlerinin arkasında dur başar demeyi vesaire. Gerçeklerinin omzundaki yükünü yazıyorum şimdi. Sanıyorum ki sorunun cevabı artık daha nettir.

 Sözün esasına gelecek olacaksak gerçeklerimle uyuşmayan bir fikrin nazarımda önemi yok. Fikirlerini gerçekçi kur, gerçeklerinle de fikirlerini yont. Ancak bu sayede mühim olana ulaşabilirsin.  

 

önceki eser / sonraki eser

 

Bu blogdaki popüler yayınlar

Finalist Eserler